II. Dünya Savaşı'nın iki kilit ülkesi olan Almanya ve Sovyet Rusya, şüphesiz ki epey kanlı bir geçmişe sahip. Ancak Almanya'nın bu s...
II. Dünya Savaşı'nın iki kilit ülkesi olan Almanya ve Sovyet Rusya, şüphesiz ki epey kanlı bir geçmişe sahip. Ancak Almanya'nın bu savaşta bilmediği bir şey vardı, o da Sovyet Rusya'nın gizli silahı Gece Cadıları. Hitler'in fazlasıyla küçümsediği Sovyet Rusya, bu savaşta cesur kadınlarıyla birlikte Almanya'ya kan kusturdu desek yeridir. Peki nasıl mı?
II. Dünya Savaşı, tarihin en kanlı ve en acımasız savaşlarından biriydi. Milyonlarca insan hayatını kaybetti, yaralandı ya da evsiz kaldı. Bu savaşta birçok ülke birbirine karşı mücadele etti.
Ancak bu mücadelede sadece erkeklerin değil, kadınların da önemli bir rolü vardı. Özellikle Sovyetler Birliği’nde, kadınlar savaşın ön saflarında yer aldı. Bunlardan en ünlüleri ise; Nazileri korkutan, cesur ve yetenekli kadın pilotlardan oluşan bir hücum fırkası: Gece Cadıları.
Gece Cadıları, II. Dünya Savaşı’nda sadece kadınlardan oluşan ilk ve tek hava birliğiydi.
1941 yılında Nazi Almanyası, Sovyetler Birliği’ne saldırdı. Bu saldırı, Sovyet halkını şaşkına çevirdi çünkü iki ülke arasında bir saldırmazlık anlaşması vardı. Ancak Hitler, Sovyet topraklarını ele geçirmek için bu anlaşmayı bozdu.
Bu saldırı, Sovyetler Birliği’nde büyük bir direniş hareketi başlattı. Bu harekete hem erkekler hem de kadınlar katıldı. Kadınlar, savaşın her alanında görev aldı ancak en çok dikkat çekenleri, hava kuvvetlerinde yer alanlardı.
Sovyetler Birliği’nde, kadınların pilot olması yasaktı fakat savaşın başlamasıyla birlikte bu yasak kaldırıldı. Çünkü Sovyet lideri Stalin, savaşta her kaynağı kullanmak istiyordu. Bu sayede birçok kadın pilot, hava kuvvetlerine katıldı. Bunlardan bazıları, 588. Gece Bombardıman Fırkası’na atandı.
Bu fırkanın komutanı ise Marina Raskova idi. Raskova, Sovyetler Birliği’nin ilk kadın pilotu ve kahramanıydı.
Bu kadınlar, savaşta çok önemli bir rol oynamalarına rağmen çok kötü koşullarda çalışıyorlardı. Kullandıkları uçaklar, Polikarpov Po-2 adında çok eski ve basit uçaklardı. Bu uçaklar, 1920’lerde tarım ve eğitim amaçlı üretilmişti; bu yüzden çok yavaş, zayıf ve savunmasızlardı. Ayrıca içlerinde hiçbir silah, radar, radyo yoktu ve sadece iki kişi oturabiliyordu.
Pilot ön koltukta, navigatör ise arka koltukta yer alıyordu. Navigatör, aynı zamanda bomba atıcı olarak da görev yapıyordu. Bu uçaklar, çok az yakıt alabiliyordu; bu yüzden çok kısa mesafelerde uçabiliyorlardı. Ayrıca uçaklarının bomba taşıma kapasitesi çok az olduğundan az bir hasar verebiliyorlardı ancak buna rağmen savaşmaktan hiç vazgeçmediler.
Kullandıkları uçakların zayıflığına rağmen çok cesur ve başarılı bir şekilde görev yapıyorlardı.
Bu kadınlar, gece boyunca düşman hedeflerine saldırıyorlardı. Bu saldırılar, hem düşmanın moralini bozmak hem de onları uyutmamak için yapılıyordu. Gece Cadıları, her gece ortalama 8-18 sorti yapıyorlardı. Bir sorti, bir uçağın bir hedefe saldırması anlamına geliyordu. Her gece ortalama 23 ton bomba attıklarını düşünürsek bir gecede ortalama 100-150 kilometre uçtuklarını söyleyebiliriz.
Düşman hedeflerine saldırırken çok zekice taktikler kullanıyorlardı. Örneğin; uçaklarının motorlarını, hedefe yaklaştıklarında kapatıyorlardı. Böylece düşman onları duyamıyor ve fark edemiyordu çünkü uçaklarının kanatları, ahşaptan yapılmıştı ve havada sessizce süzülebiliyorlardı.
Bu yüzden düşmanın radarlarına da yakalanmıyorlardı. Uçaklarının motorlarını kapatıp, sessizce süzülerek, düşmanın üzerine bomba yağdırıyorlardı. Saldırıları, düşmanı hem korkutuyor hem de sinirlendiriyordu.
Peki neden "Gece Cadıları" olarak adlandırıldılar? Gerçekten cadı veya büyücüler miydi?
Almanlar, Sovyet kadın pilotların kullandığı uçakların sesini, süpürgeyle uçan cadıların sesine benzetiyorlardı. Bu yüzden bu kadınlara "Gece Cadıları" diyorlardı. Almanlar, doğal olarak bu kadınlardan çok korkuyor ve nefret ediyorlardı. Çünkü bu kadınlar onları uyutmuyor, sürekli taciz ediyor ve rahatsız ediyorlardı.
Nazilerin, Gece Cadıları'nı vurması neredeyse imkânsıza yakındı çünkü çok hızlı ve çeviklerdi. Kadınların bu denli hızlı hareket etmesi onları o kadar çok sinirlendiriyordu ki çok fazla mermi harcamalarına sebep oluyordu, hatta kadınlardan birini vuranlara madalya bile veriyorlardı çünkü bu kadınları vurmak çok zor bir işti.
Bu cesur kadınlar, savaşın sonuna kadar görev yaptılar.
Bu kadınlar toplam 30 bin sorti yaptı, 3 bin ton bomba attı ve 26 bin kilometre uçtular. Sadece bunlarla da sınırlı değil, savaş boyunca bu kadınlar; Nazilerin toplam 23 askerini esir aldı, 12 tankını yok etti, 42 trenini havaya uçurdu, 17 köprüsünü yıktı ve toplam 36 deposunu patlattı.
Bugün bile hâlâ tarihin en cesur ve en saygın kadınları olarak hatırlanıyorlar.
Gece Cadıları, savaşta gösterdikleri kahramanlıkla hem Sovyet hem de dünya tarihine damga vurdular.
Hiç yorum yok
Fikirlerinizi bizimle yorumlarda paylaşabilirsiniz.