Markaların, ürünlerini yerel kültüre göre uyarladıkları bilinen bir gerçek. Peki bu iş film sektöründe nasıl işliyor? Haydi gelin, Pixar fil...
Markaların, ürünlerini yerel kültüre göre uyarladıkları bilinen bir gerçek. Peki bu iş film sektöründe nasıl işliyor? Haydi gelin, Pixar filmlerindeki kültürel uyarlamalara bir göz atalım.
Her ülkenin kültürü birbirinden oldukça farklı. Kültürel farklılıklar, yalnızca konuşulan dil ve gelenekler olarak değil, en çok sevilen yemek ya da spor türü gibi birçok farklı şekilde de kendini gösterebiliyor. Hal böyle olunca dünyaya hitap eden firmaların işleri de oldukça zorlaşıyor tabii…
Tüm dünyada 7’den 70’e severek izlenen Pixar animasyonları da bu kültürel farklılıklara ayak uyduruyor. Yani izlediğimiz filmler her ülkede tamamen aynı gösterilmiyor! İlginç hikayeleri ile içimizi ısıtan Pixar animasyonları, yayınlanacakları ülkelerin kültürlerine uygun olarak küçük değişiklikler barındırabiliyor.
Yukarı Bak filminde yazılar filmin yayınlandığı ülkenin diline göre uyarlanmış.
Yine Yukarı Bak filminde, Amerika ve uluslararası versiyon arasındaki fark dikkat çekiyor.
Bunun sebebi ise, Türkçe cennet şelaleleri anlamına gelen “paradise falls” kelimesini farklı dillere çevirirken anlam konusunda yaşanacak sıkıntılardan kaçınmak.
Pixar, çeviri sorununa alternatif bir çözüm bularak filmin uluslararası versiyonunda bahsedilen şelalenin çizime dökülmüş halini kullanıyor.
Hayvanlar Şehri filminde ise haber spikeri olan hayvanların filmin yayınlandığı ülkeye göre değiştiğini görüyoruz.
Pixar bu konuda oldukça ince düşünerek filmin yayınlandığı ülkeye has olan hayvanları haber spikeri olarak kullanmış ve bu sayede izleyicilerin film ile daha iyi ve daha yakın bir bağ kurmasını hedeflemiş olsa gerek.
Moana filmindeki değişikliğin sebebi ise oldukça ilginç!
Uluslararası versiyonunda Moana ismiyle tanınan film, İtalya’da Oceania ismi ile tanınıyor. Bunun sebebi ise İtalya’da Moana ismini kullanan bir yetişkin filmleri yıldızı olması!
Pixar, olası sorunlardan kaçınmak için iyisi mi biz filmin adını değiştirelim demiş olsa gerek.
Coco kelimesi Portekizcede kaka anlamına geldiği için film, Brezilya’da başka bir isimle yayınlanmış.
Uluslararası çalışan şirketlerin korkulu rüyası gibi bir durumdan dolayı Pixar hem filmin hem de karakterlerden birinin adını değiştirerek uluslararası versiyonda “Coco” ismi ile yayınlanan filmi Brezilya’da “Viva” ismi ile yayınlanmış.
Oyuncak Hikayesi’nde de Amerika versiyonu ve uluslararası yayınlanan versiyon arasında önemli bir fark var!
Amerika versiyonunda Buzz Lightyear’ın Amerikan bayrağı önünde konuşma yaptığı sahne, uluslararası versiyonda dünya haritası önünde gerçekleşiyor.
Sevimli Canavarlar Üniversitesi filminde, çeviri sorunundan kaçınmak için ufak bir değişikliğe gidilmiş.
Filmin İngilizce versiyonunda, bir karakterin elinde tuttuğu keklerin üzerinde “arkadaşım ol” anlamına gelen “be my pal” cümlesi yazılıyken, uluslararası versiyonda bu keklerin üzerinde yalnızca gülen suratlar var.
Hal böyle olunca, filmin ilerleyen sahnesinde İngilizce konuşmayan ülkeler espriyi kaçırmış oluyor…
Filmin bir diğer sahnesinde, üzerinde “be my pal” cümlesinin harfleri bulunan kekler, karakterimizin suratına “ezik” anlamına gelen “lame” kelimesini oluşturacak şekilde düşüyor.
İngilizce konuşulmayan ülkeler ise bu sahneyi sadece üzerinde gülen surat olan keklerin karakterin suratına düşmesi şeklinde izliyor ve espriden mahrum kalmış oluyor.
Brokoli, Japonya’da sevilen bir sebze olduğu için Pixar, Japonya'ya özel olarak Ters Yüz filminde brokoliyi biber olarak değiştiriyor.
Yine Ters Yüz filminde karakterin hokey maçı hayalini kurduğu sahne, uluslararası versiyonda futbol olarak güncelleniyor.
Amerika, Kanada ve Rusya’da bu sahnede karakter hokey maçının hayalini kurarken geri kalan ülkelerde hokeyin pek popüler olmaması sebebi ile hokey, futbol olarak değiştiriliyor.
Arabalar filminde Jeff Gorvette isimli karakter, filmin yayınlandığı ülkenin ünlü yarışçılarına göre farklı isimler alıyor.
Örneğin, bu karakter İspanya’da Formula 1 şampiyonu Fernando Alonso’nun ismini alıyor ve Fernando Alonso tarafından seslendiriliyor.
Sonuç olarak, filmler farklı ülkelerde yayınlanırken yalnızca duyduğumuz değil gördüklerimiz de değişiyor. Aslında oldukça akıllıca sayılabilecek bu değişiklikler ile izleyiciler filmle daha yakın bağlar kuruyor. Belki de yaşlarımız ilerlese de bazılarımızın hala daha Pixar animasyonları izlemeyi sevmesinin sebeplerinden biri de budur…
Hiç yorum yok
Fikirlerinizi bizimle yorumlarda paylaşabilirsiniz.